HEMEN BAŞLA

İsveç’te Şirket Nasıl Kurulur?

İsveç’te şirket kurma prosedürü son derece açık ve dolambaçsızdır.



İsveç’te şirket kurma prosedürü son derece açık ve dolambaçsızdır. İsveç’in yabancı ülkede yaşayan yatırımcıları ve hissedarları diğerlerinden ayıran ayrımcılık yapan kural ve düzenlemeleri bulunmamakta ve değişime ayak uyduran bir yapısı bulunmaktadır. Bu yönü ile eğitimli kişilerin ve beyinlerin İsveç ekonomisine ve kültürüne sağladıkları katma değer her zaman İsveç için önemlidir.

İsveç’te girişim yapmak, iş kurmak isteyen yabancı bir şirket genellikle 2 farklı yapıda şirket kurulumundan birini tercih etmektedir.

İsveç’te yeni bir limitet şirket kurmak (aktiebolag), mevcut şirketinin şubesini kurmak (filial) İsveç’te iş kuran birçok yabancı yatırımcı yeni bir limitet şirket kurmayı tercih etmektedir. İsveç yasaları uzun zaman önce kabul edilen düzenlemeler ile hissedarı tek kişiden oluşan limitet şirket kurulumuna izin vermektedir. Bu tarz Limited Şirketler İsveç’te kurulmuş olan tüzel kişiliklerdir. Bu şirketlerin kuruluşunda minimum sermayesi 50,000 SEK olmak zorundadır. Daha sonra bu sermaye şirket işlemleri için kullanılabilir. Şube İsveç’te kurulmamaktadır ancak yabancı şirketin bir parçası olarak İsveç’te faaliyet göstermek amacı ile şirketin İsveç şube ofisi niteliğindedir. Hem limitet şirketler hem de şubeler İsveç Ticaret Siciline (Bolagsverket) ve İsveç Vergi Dairesine (Skatteverket) tescil ettirilmek zorundadır.

Limited Şirketler yıllık hesaplarını İsveç Ticaret Siciline (Bolagsverket) vermek zorundadırlar. Şube kendi muhasebe hesaplarını bağlı olduğu yabancı şirketin hesaplarından ayrı olarak tutmak zorundadır. Gerek Şubenin gerek ise şubenin bağlı olduğu yabancı şirket tarafından verilecek yıllık muhasebe hesapları belirli koşul ve şartlara tabidir. Vergi açısından limitet şirketler ve şubeler benzer düzenlemelere tabidirler ancak şirket grup yapısına bağlı olarak farklı vergilere tabi olabilirler. Limited Şirketler şirket grup içi kar payları aracılığı ile elde edilen kar üzerinden vergi muafiyeti elde edebilirler. Şube ise kurulup faaliyet göstermeye başladığında geçiş dönemi süresince bir takım vergi avantajlarından faydalanabilecektir.

Çünkü bu geçiş döneminde başlangıçta gelir elde edilmemesi sebebi ile doğabilecek zararlar şubenin tüzel kişiliği olmadığından ve yabancı ana şirkete bağlı olduğundan yabancı şirketin vergilerinden zarar olarak düşülebilecektir.

Bu vergi avantajı İsveç’te yeni bir iştirak kurularak yeni bir limitet şirket kurulması durumunda geçerli değildir. Zira her ne kadar hissedarı yabancı bile olsa buna bakılmaksızın kurulan limitet şirket İsveç kanunlarına göre kurulmuş bir tüzel kişiliktir.

Her ne kadar yabancı şirketin dış temsilciliğini İsveç’te açmak alternatif bir kuruluş şekli olarak sunulsa da “Dış temsilcilik” İsveç Kanunları tahtında tüzel kişilik olarak tanınmamakta ve kabul edilmemektedir.